Edirne’nin Keşan ilçesi sınırlarındaki Saros Körfezi yakınlarında, Keşan Orman İşletme Müdürlüğü ve Saros Orman Şefliği’nin sorumluluğunda bulunan 223 No’lu orman bölgesi, özel çevre koruma ve turizm geliştirme bölgesi olarak ilan edilmiş olmasına rağmen yapılaşmaya açıldı. Adilhan Köyü sınırları içinde kalan bu ormanlık arazi üzerinde, iki katlı betonarme müstakil evlerin inşası devam ediyor.
Cumhuriyet’in haberine göre, Saros Gönüllüleri ve Gelibolu’nun yaşam savunucusu Tuğba Diner, yasa ve yönetmeliklere aykırı şekilde yapılaşmaya açılan bölgeyle ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirdi. Diner, bölgenin yapılaşmaya açılmasına karşı çıkan ve konunun gerekli kişi ve kurumlara ulaştırılması amacıyla Gelibolu Kaymakamlığı’na dilekçe ilettiklerini açıkladı.
CHP’DEN AÇIKLAMA: TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, Saros Gönüllüleri ve diğer aktivistlerle birlikte Gelibolu Kaymakamlığı önünde yaptığı açıklamada, Saros Körfezi yakınlarında yapılaşmaya açılan ormanlık alanlarla ilgili hükümete ve ilgili kurumlara dilekçe sunduklarını belirtti. Ceylan, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Orman Kanunu hükümleri çerçevesinde, bu konuda T.C Orman Genel Müdürlüğü’ne, Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü’ne ve Keşan Orman İşletme Müdürlüğü’ne ulaşmak için Gelibolu Kaymakamlığı’na bilgi almak amacıyla dilekçelerimizi teslim ettik” dedi ve konunun takipçisi olacaklarını vurguladı.
SAROS GÖNÜLLÜLERİ: SORUMLULAR KİM?
Bölgenin yapılaşmaya açılmasıyla doğal yapının tahrip edileceğinin altını çizen Saros Gönüllüleri ise duyurdukları metinde yapılaşmaya açılan Ormanlık arazi hakkında herkesin duyarlı olmaları ve bölgeyle ilgili hazırladıkları örnek dilekçelerle başvuruda bulunmaları için çağrı yaptı.
Saros Gönüllüleri’nin yaptığı açıklama şöyle:
“Saros’un en bakir bölgelerinden birinde, Koru Dağlarının eteklerinde, Adilhan Köyündeki ormanlık alan; yasa, kanun, yönetmelik tanımaksızın betona ve ranta kurban ediliyor!
Keşan Orman İşletme Müdürlüğü Saros Şefliğinin sorumluluğundaki 223 nolu orman bölmesinde, Çanakkale İl Özel İdaresi dahil, herkesin gözü önünde özel çevre koruma bölgesi ve turizm koruma ve geliştirme bölgesi olarak ilan edilmiş olan Saros Körfezinin ormanlık alanında, denize sıfır noktada orman yok edilerek birçok iki katlı betonarme villa inşaatları yapılmaktadır.
Kamusal alandaki bu kıyıma ve talana dur demek ve bilgi edinmek üzere Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü’ne, Keşan İşletme Bölge Müdürlüğüne, Orman Genel Müdürlüğü’ne ve Gelibolu Kaymakamlığı’na bilgi edinme dilekçelerimizi dün Saros Gönüllüleri olarak resmen verdik.
Bu dilekçelerimizin de birer örneklerini Saros Gönüllüleri Facebook ve Instagram hesaplarımızdan paylaştık.
Tüm yurttaşların Orman Genel Müdürlüğü’ne; bu hazırladığımız dilekçelerle başvurmalarının bir yurttaşlık görevi olduğunu düşünüyoruz.
Saros Şefliği 223 nolu orman bölgesinde çok sayıda yetişkin ağaç villa inşaatları nedeniyle kesilmiştir. Şu an içinde bulunduğunuz bu alanda bu içimizi parçalayan betonlaşma için orman alanı üzerine kanun ve yönetmeliğe aykırı olarak ayrıca yollar ve duvarlarda inşaa edilmiştir.
223 nolu bölme orman arazisi olup Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Orman Kanunu Hükümleri kapsamında; Bu tarz bir betonarme, iki katlı villa yapılaşmasına ve orman kesimine müsaade edilmiş olmasını asla kabul etmiyoruz.
– İlgililere soruyoruz?
– Bu orman alanının katledilmesinin sorumluları kimlerdir?
– Bu villa inşaatlarına kimler izin ve onay vermiştir?
– Bu villaların, yolların ve duvarların yapımı için kaç tane ağaç kesilmiştir?
– Bu ormanlık alanın statüsü nedir?
– Bu betonarme iki katlı villaların ormanlık alana yapılmasına, orman statüsüne aykırı faaliyetleri denetlemekle kimler görevlidir?
– 2017 yılında Evreşe Belediyesine mesire alanı olarak kiralandığı veya tahsis edildiği söylenen alan bu villaların yapıldığı ormanlık alan mıdır?
Tarım ve Orman Bakanlığını acilen göreve davet ediyoruz. Bu orman talanını ve Saros körfezinin doğal varlıklarına yapılan bu vahşi kıyımı Saros Gönüllüleri ve yaşam savunucuları olarak kabul etmiyoruz.
Küresel iklim krizi tüm dünyayı sarsarken ormanlarımızı, doğamızı ve denizlerimizi korumayan yetkililere, rant ve kar uğruna yaşamımıza kastedenlere karşı yasal ve toplumsal haklarımızı hep birlikte kullanacağız.
Ormana dokunma, Saros’a dokunma.”
